‘Ateşi Yakalamak’ Filminde Mimari Çizgilere Sahip Takılar: Claudio Pino ve Dana Schneider Tasarımları


world-news

18.12.2013      Yazarlar                     


Açlık Oyunları serisinin ikinci filmi olan Ateşi Yakalamak ‘da kullanılan Claudio Pino ve Dana Schneider tasarımları konu ile o kadar bütünleşmiş ki sanki öykü takılara sığdırılmış gibi, yönetmene de sadece bu görselleri öne çıkarmak düşmüş.

Şu anda yazımı İngiliz rock grubu Coldplay’in Açlık Oyunları – Ateşi Yakalamak için bestelediği Atlas eşliğinde okuyorsunuz. Atlas, Grammy Müzik Ödülleri’nde ‘Görsel Medya için Bestelenen En İyi Şarkı’ (Best Song Written For Visual Media) kategorisinde Grammy adayı.

Suzanne Collins’in 2008 yılında kaleme aldığı ‘Açlık Oyunları’ adlı kitabı 3 ayrı seriden oluşuyor. İlk yayınlandığı günlerde gençlik öyküsü olarak adlandırılsa da hem günümüzden taşıdığı izler hem de öykünün ayaklarının farklı bir tarzda yere basması, geleceği anlatan kitabı bütün yaş gruplarına yaklaştırıyor.

Collins’in eğitimi ve tecrübeleri, drama, iletişim, senaryo gibi kavramlarla dopdolu. İnsanları iyi tanıyıp analiz edebilen bir yazar. Kitaplarında ya hayatın içerisinden konu işliyor ya da esinleniyor. Yazar bir gün televizyon kanalları arasında gezinirken, bir kanalda Irak işgalinin acımasız savaş yüzü, diğer kanalda ise bu savaştan hiç haberi olmayan reality show dünyasında yaşayan insanlara çizilen pembe tablo arasındaki çelişkili duygudan esinleniyor ve kitabının doğuş öyküsü olarak bu fikirden yararlanıyor.

Açlık Oyunları, The Hunger Games mekân olarak Kuzey Amerika’da geçiyor. Kuraklık, yangın, kıtlığı içeren birçok felaketi, yok oluşu görmüş, daha sonra kurulan 12 mıntıka ve bir başkentten oluşan Panem halkının yaşadıklarını Katniss Everdeen’in anlatısı eşliğinde Açlık Oyunları ile tanışıyoruz. Fakirlik içerisinde bulunan ve onlara verilen ile yetinmek zorunda bırakılan biçare halk, Capitol denilen her yönü ile çok refah içerisinde yaşayan bir başkent tarafından yönetiliyor.

Serinin birinci kitabından uyarlanan ‘Açlık Oyunları’ filminde kullanılan kostümler, tasarımlar özenli ve farklı olsa da serinin ikinci filmi ‘Ateşi Yakalamak ’da olduğu gibi öne çıkarılma ustalığını hissettirmedi. 2. seri film süresince sunulan görsel ziyafetin tadını çıkarmak, detaycı yaklaşımları sevenler için daha zevkli oldu. Saç, makyaj, kıyafet, takı seçimleri konunun tüm mesajları içerisinde barındırırken, kullanılan takı tasarımları konu ile o kadar bütünleşmiş ki sanki öykü yüzüklere sığdırılmış gibi, yönetmene de sadece bu görselleri öne çıkarmak düşmüş.

Filmin kostüm tasarımcısı Trish Summerville takılarda ünlü tasarımcılar Claudio Pino ve Dana Schneider tercih etmiş. Bu iki ünlü ismin meraklı takipçilerinden biri olmuşumdur. Dana Schneider özellikle bilim kurgu filmlerin takı yaratımlarında çok başarılı. Özellikle ele giyilebilen mücevherlerine film karelerinden göz aşinalığımız var.

Fakat Claudi Pino’yu takip ediş sebebim tamamıyla özgün tasarımlara sahip olmasından dolayı. Takılarında heykeltıraş ve mimari esintilerini rahatlıkla minyatürüze ederek sunabiliyor. Geleceğin takılarını şimdiden oluşturan ayrıcalıklı sanatçılardan. Bu filde farklılık yapılarak, filme göre takı tasarlanması yerine, Pino’nun var olan koleksiyonundan yararlanılıyor.

Pino’nun tasarımları ilk bakışta kendini fark ettiren ayrıntılara sahip. Heykeltıraş mantığı ve kinetik çizgiler taşıyan 2 adet yüzüğünü Stanley Tucci tarafından canlandırılan Caesar Flickerman takmış. Onun pembe saçlarına, sıra dışı tarzına mükemmel uyum gösteren tasarımlar Pino’nun Siyah Kadife ve Vena Amoris koleksiyonundan.

Siyah Kadife koleksiyonuna ait yüzüklerden biri, 360 derece dönen aynaya sahip, interaktif çizgiler taşıyor. Üzerindeki aynası, takan kişinin el hareketlerine uyumlu olarak dönüyor ve ışık yansımalarını oyunlarla sunuyor. İşte tam bu noktada açlık oyunları içerisindeki kandırmaca, göz boyama ama her an gerçekleşebilecek yüzleşme kaygıları ortaya çıkıyor. Yüzük yakından incelendiğinde, sanki filmdeki Caesar karakteri bu yüzüğü takabilmesi için yaratılmış hissine kapılmamak elde değil.

Trish’in bir diğer seçimi ise müzisyenlikten aktörlüğe geçen, filmde Katniss’in stilistini canlandıran Cinna rolündeki Lenny Kravitz için oniks ve gümüşten oluşan bir yüzük olmuş. Vena Amoris koleksiyonuna ait parça, aydınlık-karanlık, sertlik-yumuşaklık gibi zıtlıkların yarattığı enerjiyi ve uyumu yansıtıyor.

Filmdeki Peeta karakteri ise tasarımcı Dana Schneider’in yarattığı bir mücevheri taşıyor. Kolye, diğer takıların aksine daha maskülen çizgilerde. Ayrıca Schneider filmin de simgesi olan Alaycı Kuş broşunun tasarımcısı.